ANA SAYFA
ENGLISH
GENEL BİLGİLER
Hittite İmparatorluk Dönemi (MÖ 1400-1180)
Hitit Krallığı, Anadolu'da kurulan ilk büyük devlettir. MÖ 17. yüzyılın sonlarında kurulmuş ve MÖ 12. yüzyılın başlarındaki çöküşüne kadar varlığını sürdürmüştür. Krallığın merkezi Hattusa (Boğazkale) şehriydi, ancak kısa süreler için Sapinuwa (Ortaköy) ve Tarhuntassa (tam yeri bilinmiyor) şehirleri de kraliyet merkezi olarak hizmet etmiştir. Hitit tarihi boyunca 27 kralın hüküm sürdüğü bilinmektedir (bkz. aşağıda Hitit Kralları listesi). Kimi zaman taht kanlı mücadelelerle el değiştirmiş olmasına rağmen, tüm Hitit kralları muhtemelen aynı geniş ailenin üyeleriydiler. MÖ 1400 civarında, I. Tuthaliya'nın hükümdarlığı sırasında Hitit devletinin önemli ölçüde genişlemesiyle Hitit İmparatorluk döneminin başladığı kabul edilir. MÖ 17. ila 15. yüzyılları kapsayan erken dönem, genellikle Eski Krallık dönemi olarak anılır. Hititler, MÖ 13. yüzyılda en geniş sınırlarına ulaştıklarında, Anadolu'nun ve Suriye'nin büyük bir kısmını hakimiyetlerine almışlardır.
Geç Hitit Dönemi (MÖ 1180-650)
Neo-Hitit olarak da bilinen bu zaman dilimi, geleneksel olarak Hitit devletinin çöküşünü takiben Anadolu ve Kuzey Suriye'de ortaya çıkıp MÖ 12. ve 7. yüzyıllar arasında hüküm sürmüş küçük krallıkların (bkz. aşağıda Geç Hitit Krallıkları listesi) dönemini belirtir. Bu devletler genellikle Hitit geleneğinin kültürel devamı olarak görülse de, yöneticileri ve halkları ağırlıklı olarak Luvice konuşmaktaydı. MÖ 9. yüzyıldan itibaren, Güneydoğu Anadolu ve Kuzey Suriye'de Fenikece ve Aramice gibi diğer diller de ortaya çıkmaya başlamıştır. Geç Hitit devletleri nihayetinde Frigler, Asurlular, Urartular ve Kimmerler'in istilaları sonucunda ortadan kalkmıştır.
Geçiş Dönemi (MÖ 1180-1000)
Nispeten yeni olan bu terim, Geç Hitit döneminin 12. ve 11. yüzyıllarını kapsayan bir alt dönemini ifade eder. Bu dönem eski Yakın Doğu'da genellikle "Karanlık Çağ" olarak adlandırılan, merkezi otoritelerin zayıfladığı, yazılı belgelerin azaldığı ve kentsel yaşamda önemli bir düşüşün olduğu bir zamandır. Ancak, yakın zamandaki yeni bulgular yıkılan Hitit devletinin Karkamış ve Malatya gibi çeşitli bölgelerinde bu dönemde de sosyo-politik süreklilik olduğunu gösteren kanıtlar ortaya koymuştur. Bunun sonucunda çesitli anıtlar yeniden değerlendirilerek bu Geçiş dönemine tarihlendirilmiştir.
Hitit Dili
Hititçe Hint-Avrupa dil ailesine aittir. "Hitit" terimi moderndir ve İncil'de bahsi geçen Het kelimesinden türemiştir. İncil'deki terimin orijini de Hatti kelimesine dayanır ki, Hatti, Hitit fethinden önce Kızılırmak yayı içindeki bölgede yaşayan Hatti halkının kendi ülkelerine verdiği isimdir. Hititler, Hatti ülkesini fethedip bu topraklarda devletlerini kurduktan sonra ülkelerine "Hatti" ve kendilerine de "Hatti halkı" demeye devam ettiler. Ancak kendi dillerine iç Anadolu'da önemli bir merkez olan Nesa (günümüzde Kültepe) şehrinden hareketle Nesili demekteydiler. Hitit dili, başta Hattusa'da (günümüzde Boğazkale, eskiden Boğazköy) ve daha az ölçüde Anadolu ve Suriye'deki çeşitli yerleşkelerde keşfedilen çivi yazısıyla yazılmış binlerce kil tablette korunmuştur. Hititler kil tabletlere yazmak için Mezopotamya orijinli çivi yazısını benimsemiş olsalar da, bu yazıyı anıtlarında hiç kullanmamışlardır. Bunun yerine, tüm yazılı Hitit anıtları Luvi hiyeroglifleri olarak da bilinen Anadolu hiyeroglif yazısıyla ve Luvice yazılmıştır (bkz. aşağıda Neden?). Bu yazı sistemi Anadolu'da yerel olarak geliştirilmiştir (bkz. aşağıda Yazı Sistemi).
Anıtlar
Bu web sitesi Hitit ve Geç Hitit kültürlerinin taş anıtlarını listelemektedir. Anıtların büyük çoğunluğu sosyo-politik amaçlarla merkezi otoriteler tarafından yaptırılmıştır. Bunun bazı istisnaları, özellikle Maraş bölgesinde yaygın olan Geç Hitit dönemi mezar stelleridir. Anıtlar, doğal kayaya oyulmuş kabartmalar ve/veya yazıtlar (kaya anıtları) veya steller, heykeller, ortostatlar ve benzeri gibi taşınabilir eserleri içermektedir. Hitit anıtlarının büyük bir çoğunluğu Hitit ımparatorluk dönemi ve sonrasına tarihlenmektedir. Yazıtlı anıtların en eski örneklerinden ikisi, Halep'teki Talmi-Šarruma'ya ait yazıt (ALEPPO 1) ve Sirkeli'deki Kral II. Muwatalli'nin yazıtlı kabartmasıdır; her ikisi de MÖ 1300 civarına tarihlenmektedir. İmparatorluk döneminden kalma anıtlar sayıca daha az olsa da coğrafi olarak daha geniş bir alana yayılmışdır. Geç Hitit dönemi anıtları ise Kızılırmak'ın güneyi ve Kuzey Suriye arasında yoğunlaşmıştır.
Yazıtlar
Anıtsal Hitit ve Geç Hitit yazıtlarının listesi burada ayrı bir sayfada verilmiştir. Anıtlarda Hitit dili hiç kullanılmamış, büyük çoğunluğu Luvice, daha doğru bir tabirle Hiyeroglif Luvice ile yazılmıştır. Hiyeroglif Luvice, çivi yazılı tabletlerden bilinen Luvice ile yakın ilişkili ama farklı bir dildir. Luvice, Hititçe gibi, bir Hint-Avrupa dilidir. Bu yazıtlarda kullanılan yazı sistemine Anadolu hiyeroglifleri veya Luvi hiyeroglifleri denir. Eski kaynaklarda Hitit Hiyeroglifleri olarak da geçmektedir. Anadolu'da geliştirilen bu yazı sistemi, özelikle Luvice yazmak için kullanılmıştır. Yazı hem soldan sağa hem sağdan sola yazılabilir. Birden fazla satırlı metinler hemen hemen her zaman boustrophedon olarak bilinen sistemle, her yeni satırda yön değiştirerek yazılmıştır. Taş anıtlara ek olarak, Anadolu hiyeroglifleri mühürler, çanak çömlekler, ve metal eşyalar ve benzeri nesneler üzerinde de kullanılmıştır; Ancak, bu anıtsal olmayan nesneler buradaki listeye dahil edilmemiştir. 9. yüzyıl ve sonrasına ait az sayıda Geç Hitit yazıtı Fenikece ve Aramice yazılmıştır.
Yazı Sistemi
Anadolu hiyeroglif yazısı hem logogram hem hece kullanan karma bir yazı sistemidir. Yani bazı işaretler tek bir kelimeye karşılık gelirken (örneğin, "kral", "adalet", "oğul", "kötü"), diğer işaretler hecelere karşılık gelir (örneğin, a, i, u gibi ünlüler veya pa, pi, pu gibi ünsüz-ünlü kombinasyonları). Yazı sistemi 500'den fazla işaret içerir, ancak bunların kimisi çok nadir kullanılan işaretlerdir, kimisi de sadece belli dönemlere ve/veya malzemelere özgüdür: bazı işaretler sadece İmparatorluk döneminde, bazıları Geç Hitit döneminde, ve bazıları da yalnızca mühürlerde görülür. Bazen de aynı işaret döneme ve coğrafi bölgeye bağlı olarak farklı şekillerde görülebilir.
Neden Hititler anıtlarında Luvice yazmışlar?
Tekrar hatırlatalım ki, Geç Hitit terimi aslında Luvice konuşan devletlerin dönemini ifade eder ve bu döneme ait anıtlarda Luvice'nin kullanılması gayet normaldir. Dolayısıyla, bu soru sadece İmparatorluk dönemi için geçerlidir. Bunun net bir cevabı henüz yoktur. Ancak spekülatif olarak yerel olarak geliştirilmiş ve resim gibi şekillerden oluşan hiyerogliflerin muhtemelen öğrenilmesi ve anlaşılması daha kolay bir yazı sistemi olduğu söylenebilir. İlk yazıtlı anıtlar MÖ 1300 civarında ortaya çıktığında, hiyeroglifler zaten yaklaşık iki yüzyıldır Hitit mühürlerinde isim ve unvan yazmak için kullanılmaktaydı. Ayrıca, MÖ 13. yüzyıla gelindiğinde çok etnikli nüfusun büyük çoğunluğunun Luvice konuştuğu, Hititçenin ise muhtemelen sadece idari sınıfın kullandığı bir dil olarak kaldığı tahmin edilmektedir. Yani, Hitit devleti idari birimlerinde devlet "evrakları" için alışmış oldukları çivi yazısı ile Hititçe yazmaya devam etmiş, ancak anıtlar gibi kamuya açık medya üzerinde halkın daha kolay anlayabileceği Hiyeroglif Luvicesi ile yazmayı tercih etmiş olabilir.
Hitit Kralları
Ad
| Tarih
| Akrabalık
| I. Labarna | |
| | I. Hattušili (II. Labarna) | ca. 1600 BCE | I. Labarna'nın eşinin yeğeni?
| | I. Muršili | | I. Hattušili'nın torunu?
| | I. Hantili | | I. Muršili'nin eniştesi
| | I. Zidanta | | I. Hantili'nin damadı
| | Ammuna | | I. Zidanta'nın oğlu
| | I. Huzziya | | Ammuna'nın oğlu?
| | Telipinu | ca. 1500 | I. Huzziya'nın eniştesi
| | Alluwamna | | Telipinu'nun damadı
| | II. Hantili | | Alluwamna'nın oğlu
| | Tahurwaili | | ?
| | II. Zidanta (Zidanza) | | II. Hantili'nin yeğeni?
| | II. Huzziya | | II. Zidanta'nın oğlu?
| | I. Muwatalli | | ?
| | I/II. Tuthaliya | ca. 1400 | II. Huzziya'nın torunu?
| | I. Arnuwanda | | I./II. Tuthaliya'nın damadı
| | III. Tuthaliya (Tašmišarri) | | I. Arnuwanda'nın oğlu
| | Genç Tudhaliya | | III. Tuthaliya'nın oğlu
| | I. Šuppiluliuma | ca. 1350 | III. Tuthaliya'nın damadı
| | II. Arnuwanda | | I. Šuppiluliuma'nın oğlu
| | II. Muršili | | I. Šuppiluliuma'nın oğlu
| | II. Muwatalli (Šarri-Teššub) | ca. 1300 | II. Muršili'nin oğlu
| | III. Muršili (Urhi-Teššub) | | II. Muwatalli'nin oğlu
| | III. Hattušili | | II. Muršili'nin oğlu
| | IV. Tuthaliya (Tašmi-Šarruma) | ca. 1240 | III. Hattušili'nin oğlu
| | III. Arnuwanda | | IV. Tuthaliya'nın oğlu
| | II. Šuppiluliuma | ca. 1208 | IV. Tuthaliya'nın oğlu
| | |
|
|
Geç Hitit Krallıklarının bazıları
Krallık
| Bölge
| Karkamiš | Karkamış ve çevresi
| | Malizi | Arslantepe, Malatya ve çevresi
| | Masuwari | Tel Ahmar ve çevresi
| | Kummaha | Klasik dönem Kommagene, Samsat
| | Kurkuma/Gurgum | Maraş ve çevresi
| | Sam'al | Zincirli, Gaziantep ve çevresi
| | Hilikka?/Hilaqqu | Klasik dönem dağlık Kilikya
| | Hiyawa | Klasik dönem Kilikya ovası
| | Tabal | Kapadokya
| | Tuwana | Klasik dönem Tyana; Kemerhisar, Niğde
| | Hupisna | Klasik dönem Kybistra; Konya Ereğli yakınlarında
| | Falastin | Tell Tayinat merkezli, Hatay-Halep bölgesi
| | İmatu | Hama ve çevresi
| | |
|
|